Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un katılımıyla düzenlenen İşyurtları Ürün ve El Sanatları Fuarı’nın açılışı Başkent Millet Bahçesi’nde gerçekleşti. Açılışa Ankara Valisi Vasip Şahin, YSK Başkanı Ahmet Yener, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Karaköse, Bakan yardımcıları ile yargı üyeleri katıldı. Programda konuşan Tunç, adaletin tecellisi, toplumu suçtan korumak ve özellikle toplumsal barış ve huzuru korumaktır. Adaletin amacı ve hukuk devletinin asli gayesi bu. Adaletin tecellisi dediğimiz zaman da tabii bunun en önemli kısmı da ceza adalet sistemimiz. Ceza adalet sistemi caydırıcı olmalı. Toplumu suçtan korumalı, hak edene hak ettiğinin yaptırımı vermeli. Ceza adalet sistemi üç önemli aşamadan ibaret. Birincisi kişinin suç işleyip işlemediğiyle ilgili delillerin araştırılması safhası. Yani soruşturma safhası. Bir sonraki safhaya hazırlık özellikle o kişinin hangi suçu işlediği ve işlediği suça ilişkin delillerin toplanması süreci. Bu araştırma ve soruşturma tamamlandıktan sonra da ikinci aşama dava aşaması, kovuşturma aşaması, delillerin takdiri aşaması. Hakimlerimizin, ve savcılarımızın yargılama yaparak kişilere işledikleri suçun karşılığı olan yaptırımı orada kararlaştırması. Ve soruşturma ve kovuşturma aşamasından sonraki ceza adalet sisteminin en önemli aşaması ve son infaz aşaması, cezanın infazı, cezanın infazı eğer kişiyi ıslah edebiliyorsa onu topluma kazandırabiliyorsa, bir daha suç işlemeyecek hale getirebiliyorsa o zaman işte infaz aşaması. Ve sonuç olarak ceza adaletinin en önemli aşaması da gerçekleşmiş olur” diye konuştu.
“İki yılın altındaki suçlarda cezasızlık algısını ortadan kaldırmaya ilişkin çalışmalarımız var” 9. ve 10. yargı paketi hakkında konuşan Tunç, “Şu anda meclisin gündeminde olan dokuzuncu yargı paketinde yine meclisin gündeminde olan milletvekillerimizin takdirlerine arz ettiğimiz onuncu yargı paketinde de gerek ceza adalet sistemiyle ilgili olarak cezalardaki caydırıcılıkla ilgili olarak önemli taslaklarımız var. Milletvekillerimizin takdirlerine bunlarız ilettik. Tabii bazı suçlar bakımından, özellikle iki yılın altındaki suçlarda cezasızlık algısını ortadan kaldırmaya ilişkin denetimli serbestlik uygulamalarına yönelik koşullu salıverme uygulamalarına yönelik Türk Ceza Kanunu'muzda özellikle bazı suçlarla ilgili alt ve üst sınırlardaki toplumdan ve uygulayıcılardan gelen eleştirilerin ortadan yönelik bazı çalışmalarımız var. Özellikle hem dokuzuncu ve hem onuncu yargı paketleri içinde Meclisin gündeminde olan hem de önümüzdeki günlerde. Hukukun üstünlüğünü esas alan bir yargı sistemi ve vatandaşlarımızın yargıya güvenini en üst noktaya taşıma amacı taşıyan Yargı Reformu Strateji Belgemizdeki hazırlıklarımızı da tamamlamış bulunuyoruz. Önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyuyla paylaşıldıktan sonra o belgede de özellikle kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerin gerek yasamayı ilgilendiren, gerek yürütmeyi, gerek yargıyı ilgilendiren hususlarla alakalı kamuoyuyla paylaşıp sonrasında inşallah hayata geçireceğiz” dedi.
Bakan Tunç fuarı gezdikten sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bir basın mensubunun “Narin Güran cinayeti soruşturması hangi aşamada?” şeklindeki sorusu üzerine Tunç, “Biliyorsunuz daha önce de sizlerle paylaşmıştık. 21 Ağustos'ta Narin kızımız kaybolmuştu. Akşamında bir kayıp ihbarıyla arama çalışmaları başlamıştı. Sonra adli soruşturma başladı. O kapsamında ifadeleri alındı. Şu anda tutuklular var. Tutukluların yanı sıra adli kontrollü olan şüpheliler var. Yaklaşık 250’ye yakın kişinin ifadesi alındı. Özellikle şüpheliler konusunda tekrar ifadelerin alınması söz konusu oldu. Tespit edilen kamera görüntüleri oldu. Bu görüntülerin TÜBİTAK değerlendirmesi yapıldı. Sonrasında Narin kaybolduktan sonra evlerinin önüne kamera takanlar oldu. Bu kameralara giren, o görüntülerde toplandı ve incelemeleri yapıldı. Yine HTS kayıtları tespit edildi. Geriye dönük o bölgede kimlerin kimlerle konuştuğu, şüpheliler bakımından özellikle baz çakışmaları çok önemliydi. O daraltılmış baz çakışmaları bilirkişi incelemeleriyle çok önemli verilere de ulaştırdı. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Narin evladımızın katilleri yargı önünde hesap verecek” şeklinde konuştu.
“İlk 4 maddeyle ilgili bir tartışma söz konusu olamaz” TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un “Anayasa’da yer alan ‘Devletin milletiyle ve ülkesiyle bir bütündür’ tabirinin değişmesi” gerekir şeklindeki cümlesi sonrası kamuoyunda oluşan Anayasa’nın 3 maddesi ile ilgili tartışmalar üzerine ise Tunç, “Meclis Başkanımız bir açıklama yaptı. Onu kastetmediğini söyledi. Anayasamızın ilk 4 maddesiyle ilgili bizim herhangi bir tartışmamız söz konusu olamaz. Anayasamızın ilk 4 maddesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin niteliklerini belirleyen bir maddedir. Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne vurgu yapan, İstiklal Marşımız, başkentimiz, Ankara, ve ay yıldızlı al bayraktan bahseder. Bu nedenle ilk 4 maddeyle ilgili olarak kesinlikle bir tartışma söz konusu olamaz. Meclis Başkanımız da bunu ifade ettiler. Yeni anayasa çalışmalarını bu şekildeki tartışmalara boğmamamız lazım. Meclis Başkanımız da kastının bu olmadığını yurt dışından verdiği demeç de gösterdi. Meclis Başkanımızın kastetmediği bir hususu farklı noktaya çekerek bir takım yorumlar yapıyorlar. Cumhurbaşkanımız her konuşmasının sonunda tek devlet diyor, tek vatan diyor, tek millet diyor, tek bayrak diyor. Dolayısıyla bizim anayasamızın ilk 4 maddesini bu şekilde ifade ediyor. Dolayısıyla burada ilk 4 maddeyle ilgili bir tartışma söz konusu olamaz. Yeni anayasaya da Türkiye'nin ihtiyacı vardır” diye konuştu.
Bakan Tunç, Kocaeli’nin Gebze ilçesindeki bir hayvan rehabilitasyon merkezinde çöp torbaları içinde çok sayıda kedi ve köpeğin ölü olarak bulunmasına ilişkin, “Gebze'deki olayla ilgili olarak da soruşturma başlatıldı. Orada eğer kanuna aykırı bir uygulama varsa zaten gerekli yaptırımlar gerçekleşir. Orada kanun açık. Burada sebepsiz yere hayvan öldürmenin cezalandırılacağı açıkça yazıyor zaten. Bu yasa hayvanları öldürme yasası olarak lanse edilmiştir. Tarım Bakanlığımız bu konunun üzerinde çok çalıştı. Özellikle bu yasa hayvanları öldürme yasası değil, hayvanları da insanları da özellikle tehlikeli durumlardan korumak, çocuklarımızı korumak, sokaklara daha güvenli hale getirmek için yapıldı. Eğer orada bir yanlış uygulama varsa elbette ki onun soruşturması yapılır” dedi.
Bakan Tunç, Eylem Tok’un, İstanbul’da bir kişinin ölümüne neden olan oğlu Timur Cihantimur’u ABD’ye kaçırmasıyla ilgili Türkiye’ye iade süreci hakkındaki soru üzerine “Şu anda orada iade yargılaması devam ediyor. En son iade yargılaması yapan hakim iddiaları özetleyen bir dilekçe vermeniz gerekir dedi ve duruşmayı erteledi. O duruşma devam ediyor. İade gerçekleşirse Türkiye'ye gelir ve buradaki işlemiş oldukları suçlar nedeniyle yargı önüne çıkarılır. Oradaki süreci bekleyelim yani bizim bütün belgelerimiz, iade talebimiz hepsi oradaki makamlarda. Oradaki savcının da iade konusundaki görüşleri ortada. Dolayısıyla oradaki yargı sürecini bekleyeceğiz” ifadelerini kullandı.